بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

قُلْ أُوحِىَ إِلَىَّ أَنَّهُ ٱسْتَمَعَ نَفَرٌ مِّنَ ٱلْجِنِّ فَقَالُوٓاْ إِنَّا سَمِعْنَا قُرْءَانًا عَجَبًا ﴿١

Deki vahy olundu bana hakikat bir takım cinnin dinleyip de şöyle dedikleri: inan olsun biz acâib bir Kur'an dinledik.

— Elmalılı Hamdi Yazır

يَهْدِىٓ إِلَى ٱلرُّشْدِ فَـَٔامَنَّا بِهِۦۖ وَلَن نُّشْرِكَ بِرَبِّنَآ أَحَدًا ﴿٢

Rüşde erdiriyor, biz de ona iman eyledik, Rabb’imize hiç kimseyi şerik koşmayacağız.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّهُۥ تَعَٰلَىٰ جَدُّ رَبِّنَا مَا ٱتَّخَذَ صَٰحِبَةً وَلَا وَلَدًا ﴿٣

Ve doğrusu o Rabbimiz’in şanı çok yüksek, ne bir arkadaş edinmiş ne de bir veled.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّهُۥ كَانَ يَقُولُ سَفِيهُنَا عَلَى ٱللَّهِ شَطَطًا ﴿٤

Ve doğrusu bizim sefiyh, Allah’a karşı saçma söylüyormuş.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّا ظَنَنَّآ أَن لَّن تَقُولَ ٱلْإِنسُ وَٱلْجِنُّ عَلَى ٱللَّهِ كَذِبًا ﴿٥

Ve doğrusu biz, İns-ü cinn Allah’a karşı asla yalan söylemez sanmışız.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّهُۥ كَانَ رِجَالٌ مِّنَ ٱلْإِنسِ يَعُوذُونَ بِرِجَالٍ مِّنَ ٱلْجِنِّ فَزَادُوهُمْ رَهَقًا ﴿٦

Ve doğrusu İnsten bazî rical cinden bazî ricale sığınıyorlardı da onların istiylâlarını artırıyorlardı.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّهُمْ ظَنُّواْ كَمَا ظَنَنتُمْ أَن لَّن يَبْعَثَ ٱللَّهُ أَحَدًا ﴿٧

Ve doğrusu onlar sizin zann ettiğiniz gibi zann etmişlerdi ki: Allah ebedâ hiç bir kimseyi ba's etmeyecek.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّا لَمَسْنَا ٱلسَّمَآءَ فَوَجَدْنَٰهَا مُلِئَتْ حَرَسًا شَدِيدًا وَشُهُبًا ﴿٨

Ve doğrusu biz o Semâ’yı yokladık da onu öyle bulduk ki şiddetli muhafızlar ve şihablarla doldurulmuş.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّا كُنَّا نَقْعُدُ مِنْهَا مَقَٰعِدَ لِلسَّمْعِۖ فَمَن يَسْتَمِعِ ٱلْءَانَ يَجِدْ لَهُۥ شِهَابًا رَّصَدًا ﴿٩

Ve doğrusu biz ondan dinlemek için bazı mevkilere otururduk, fakat şimdi her kim dinleyecek olursa onun için gözeten bir şihab buluyor.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّا لَا نَدْرِىٓ أَشَرٌّ أُرِيدَ بِمَن فِى ٱلْأَرْضِ أَمْ أَرَادَ بِهِمْ رَبُّهُمْ رَشَدًا ﴿١٠

Ve doğrusu biz bilmeyiz o arz’daki kimselere bir şer mi irade edilmiştir, yoksa Rab’leri onlara bir hayır mı murad etmiştir.

— Elmalılı Hamdi Yazır

وَأَنَّا مِنَّا ٱلصَّٰلِحُونَ وَمِنَّا دُونَ ذَٰلِكَۖ كُنَّا طَرَآئِقَ قِدَدًا ﴿١١

Ve doğrusu bizler: bizlerden salih olanlar da var, olmayanlar da var dilim dilim tarikatler olmuşuz.

— Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR